










Daha önce 22 Haziran'da oynadığı 3 büyük turnuvaya da penaltı atışları sonrasında veda eden İspanya, makus talihini bu kez İtalya karşısında yendi. İspanyollar, daha önce 1986 Dünya Kupası'nda Belçika'ya, EURO 96'da İngiltere'ye ve 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore'ye elenmişti. İspanya'nın 22 Haziran'da oynadığı bir diğer karşılaşma ise 1930 yılında İtalya'ya karşı alınan 3-2'lik galibiyetti...
Penaltı atışlarında nefesler kesildi! Bir kalede Buffon, diğer kalede  Casillas... Dünyanın en pahalı futbol ayakları topun başına geçti. İspanya adına  David Villa, Cazzorla, Senna, Güiza (kaçırdı), Fabregas attı.İtalya adına Fabio  Grosso, Camoranesi attı, Di Natale, De Rossi (kaçırdı) ve İspanya EURO 2008'de  yarı finale yükseldi.
ARAGONES KADROYU BOZMADI
EURO  2008'de fırtına gibi esen İspanya'da teknik direktör Luis Aragones, İtalya  karşısında klasik kadrosunu bozmadı. Kalede her zaman olduğunu Ilker Casillas'a  şans vereden Aragones, defans kurgusunu ise Sergio Ramos, Carles Puyol, Carlos  Marchena ve Joan Capdevila üzerine kurdu. Orta alanda 19-Andres Iniesta, Xavi,  David Silva'ya forma veren deneyimli teknik adam İtalya karşısında da Marcos  Senna'yı sahaya sürerek Cesc Fabregas'ı yedek kulübesinde oturttu. İleri ikilide  Fernando Torres ve David Villa'ya güvenini bir kez daha yineleyen Aragones, son  zamanlarda adı sıkça Fenerbahçe ile anılan Güiza'yı ise kulübede sakladı.
EURO 2008
D Grubu'nu lider tamamlayan İspanya, yarı finale yükselen tek lider takım olurken, bu konuda Avrupa Şampiyonası'ndaki en düşük takım sayısı oldu.
1984 yılında düzenlenen şampiyonaya finalde veda eden İspanya, geride kalan yıllarda düzenlenen şampiyonalarda ilk kez yarı finale ulaştı.
İngiltere şampiyonalara 5 kez penaltı atışlarının ardından veda ederken, İtalya da 5. kez veda ederek, İngiltere'ye bu konuda ortak oldu.
İtalyan savunması tarihinde 27. maçının 7'sini golsüz beraberlikle tamamlarken, bu konudaki rekoru elinde tutmaya devam etti. İspanya ise oynadığı 28. karşılaşmada 3. golsüz beraberliğini aldı.
İspanya'nın galibiyet serisi İtalya karşısında sona ererken, grup maçları dahil üst üste 7., son 9 karşılaşmasında da galibiyete ulaşan ekip olmuştu. Diğer bir taraftan İspanya, yenilmezlik serisini 20 maça çıkardı.
İtalya'da Alessandro del Piero, 13. Avrupa Şampiyonası maçına çıkarken, Paolo Maldini ile en çok forma giyen oyuncu ünvanını elinde bulunduruyor.
DONADONI'DEN ROMA MODELİ
İtalya'da ise teknik direktörü Roberto  Donadoni, Pirlo ve Gattuso'nun kart cezalısı olması nedeniyle kadro kurmakta  oldukça zorlandı. Kalede ve defansta oyuncu tercihlerini değiştirmeyen Donadoni  orta sahada ise tam anlamıyla bir revizyona gitti. İtalya'nın yıkılmaz  kalelerinden biri olarak gösterilen orta sahada Daniele De Rossi, Simone  Perrotta ve Alberto Aquilani'yi şans veren Donadoni bir anlamda Roma orta saha  modelini İtalya Milli Takımı'nda da uyguladı. Hücum hattında Luca Toni'den  vazgeçemeyen genç teknik adam Del Piero ve Di Natale'yi yedek kulübesinde  tutarak Antonio Cassano'yu sahaya sürdü. Donadoni'nin Cassano tercihinde  şüphesiz oyun içinde 4-5-1 taktiğinin sık sık uygulaması önemli bir rol  oynuyor.
ERKEN FİNAL Mİ?
'Erken final' niteliği taşıyan  karşılaşmaya beklendiği gibi İspanya daha tempolu başladı. Kalabalık İtalya orta  sahasını kanatlardan etkili bindirmeler ile aşmayı planlayan İspanya, Capdevilla  ve David Silva ikilisiyle özellikle sol koridoru oldukça etkili kullandı. Andres  Iniesta'nın sol kanada yakın oynaması da Luis Aragones'in 'İtalya planının'  sadece bir parçasıydı. İlk 10 dakikalık bölümde daha arzulu olan daha fazla golü  düşünen taraf İspanya, otoriteleri şaşırtmayan bir futbol sergileyen taraf ise  İtalya idi. Pozisyon anlamında oldukça kısır geçen ilk 15 dakikada akıllarda  kalan tek pozisyon Fernando Torres'in ceza sahasına girerken Massimo  Ambrosini'nin müdahelesi sonrası yerde kalmadı ve hakem Herbert Fandel'in bu  pozisyonda 'devam' demesi oldu!
NEYE YARAR TOPLA OYNAMAK!
Kazanmaktan öte kaybetmemek  için mücadele eden iki takımın mücadelesi Ernst Happel Stadı'nı dolduran 50 bini  kişiyi de mutsuz etmeye başladı. İlk yarım saat itibariyle topla oynama  oranlarındaki %67'ye %33'lük İspanya üstünlüğü sadece bir istatistiklere  yansıyan güzel bir tablo idi! Ne gol vardı Ernst Happel'de ne pozisyon!  Dakikalar ilerledikçe biraz daha risk almaya başlayan İspanya, sağlı sollu  ataklar ile İtalya kalesini baskı altına aldı! Oyun, tamamen İtalya yarı  sahasında oynanmasına rağmen Gianluigi Buffon'un 25. dakikada David Villa'nın  frikiğinde, 30. dakikada David Silva'nın uzaktan şutunda yere yatması ve maçın  ilk köşe vuruşunun 34. dakikada kullanılması maçın akibeti hakkında önemli  ipuçları vermeye yetti bile... 
ORTA SAHADA SIKIŞTI!
Ernst Happel'de ikinci yarıda da  senaryo aynıydı! Orta sahada büyük bir mücadele, karşılıklı fauller, top  kayıpları, bir türlü olgunlaşamayan ataklar ve uzaktan atılan sürpriz şutlar...  Olmayan tek şey goldü Ernst Happel'de... İspanya'nın orta sahadaki hakimiyetini,  Perrotta'yı bir adım daha geri plana çekerek kırmayı planlayan İtalya Teknik  Direktörü Roberto Donadoni, oyun içinde yaptığı bu değişiklik ile maçı bir anda  kitledi. Donado'nin bu hamlesine, David Silva'yı David Villa - Fernando Torres  ikilisinin arkasına çekerek cevap veren Luis Aragones ise kazanmayı daha fazla  istediğini bir kez daha kanıtladı.
TAKTİK SAVAŞI!
Ernst Happel'de oynanan ölü futbolcu  canlandırmak için oyuna mümkün olduğunca müdahale etmeyen ve karşılaşmanın tempo  kazanması için elinden geleni yapan Almanya hakem Herbert Fandel adeta 'iyi bir  hakem nasıl olur' dersi verdi futbolseverlere.. Ernst Happel'i dolduran 50 bin  futbolseverin en büyük şansızlığı ise Herbert Fandel'in gösterdiği çabayı sahada  mücadele eden 22 futbolcunun göstermemesi oldu! Taktik savaşı oyuncu  değişiklikleriyle devam etti! Sahnedeki isim yine ilk önce Roberto Donadoni idi.  Simone Perrotta'nın yerine Mouro Camoranesi'yi sahaya süren Donadoni'ye Luis  Aragones'in cevabı geçikmedi.
ARAGONES DAHA FAZLA İSTEDİ
Donadoni'nin yaptığı  değişikliğe Iniesta'nın yerine Fabregas, Xavi'nin yerine Cazzorla'yı sahaya  sürerek cevap veren Luis Aragones kalan dakikalarda daha fazla hücum edeceğinin  sinyallerini verdi. Taktik savaşı şeklinde geçen ikinci yarının ilk bölümündeki  'ilk tehlikeli atağ' 59. dakikada İtalya geliştirdi. Sol kanattan Fabio  Grosso'nun ortasında topla buluşan Camoranesi, altı pasta sert vurdu İspanya  kalecisi Casillas son anda çıkardı! Bu pozisyon aynı zamanda İtalya'nın ilk  tehlikeli atağı, Casillas'ın ise ilk kurtarışı oldu! Camoranesi'nin oyuna  girmesinden sonra biraz daha canlanan İtalya orta sahası, ilk yarıya oranla daha  fazla tampo yapmaya başladı.
CAMORANESI CANLANDIRDI
İspanya savunmasından dönen her  topu başarılı bir şekilde toplamayı başaran Camoranesi ve De Rossi ikilisi,  şişirme toplar ile Luca Toni'yi buluşturmak istedi ancak bu dakikalarda Puyol'un  cansiperhane futbolu İtalya ataklarına karşılık verdi. Oyunun son bölümlerinde  biraz daha risk alan İtalya, İspanya'nın da kendi yarı sahasına kapanmasıyla  arka arkaya pozisyonlar bulmaya başladı! Önce Toni yokladı Casillas'ın koruduğu  kaleyi ardından Camoranesi ama sonuç çıkmadı! Kalan son dakikalarda tabeladaki  skor değişmedi ve yarı finalistin belirlenmesi için uzatma dakikalarına  geçildi.
90 DAKİKAYA BEDEL BİR 5 DAKİKA
Uzatmaların ilk yarısına  İspanya fırtına gibi başladı! David Silva'nın önderliğinde İtalya kalesini  abluka altına alan İspanya, Güiza'nın da etkili bindirmeleriyle rakip kalede  arka arkaya pozisyonlar buldu! Dakikalar 93'ü gösterdiğinde İtalya savunması ilk  kez az adamla yakalandı. Soldan Joan Capdevila ortaladı Güiza altı pasta vurdu  Gianluca Zambrotta'dan döndü, David Silva 25 metreden gelişine mermi gibi bir  şut çıkardı bu kez Buffon karşı koydu! Tempo bir anda yükseldi.
FORVETLER SUSKUN
İspanya'nın organize gelişen bu atağına  İtalya hemen cevap verdi. Sağ kanattan Christian Panucci şık bir orta kesti  oyuna sonradan giren Di Natale kısa boyuna rağmen iyi yükseldi vurdu kafayı ama  Ilker Casillas son anda parmaklarının ucuyla dokundu. Nefesleri kesen bu 5  dakika sonunda takımlar yine kabuğuna çekildi. Avını bekleyen bir kurt edasıyla  hata kollayan David Villa ve Luca Toni ikilisi ilk uzatma devresinde bu  planlarından başarılı olamadı. 
PENALTILAR ÜZERİNE KURULAN BİR OYUN
Sanki her şey penaltı  atışları üzerine kurulmuştu! İki takım da sahaya bu mantelite ile çıkmış,  kazanmaktan çok şey kaybetmemek için oynuyordu. Son Dünya Şampiyonu İtalya'nın  2006'da nasıl şampiyon olduğu düşünüldüğünde Ernst Happel'deki mücadelenin nasıl  şartlar altında oynandığı hesap etmek hiç de zor olmasa gerek! İki uzatma  devresinden de gol çıkmadı ve penaltı atışlarına geçildi! Bir kalede Buffon,  diğer kalede Casillas... Dünyanın en pahalı futbol ayakları topun başına geçti.  Penaltı atışlarında nefesler kesildi! Bir kalede Buffon, diğer kalede  Casillas... Dünyanın en pahalı futbol ayakları topun başına geçti. İspanya adına  David Villa, Cazzorla, Senna, Güiza (kaçırdı), Fabregas attı.İtalya adına Fabio  Grosso, De Rossi (kaçırdı), Camoranesi, Di Natale (kaçırdı) ve İspanya EURO  2008'de yarı finale yükseldi.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder