29 Haziran 2008 Pazar

Fatih Terim Hocanın Karar Anı


Bu günlerde sıkça duyduğumuz Fatih Terim'i Napoli istiyor haberleri aslında eskiden beri süregeldiğine dair bir yazı.Eğer bugünkü haberler gerçekten doğruysa Napolinin Terim aşkının hiç bitmediğidir.Acaba Terim yarım kalmış hesabını tamamlamak için çok sevdiği ikinci memleketi İtalya'ya dönermi?Valla gidipte şu hesabı görsede içimiz bir nebze rahatlasa ve önümüzdeki sezonda şöle heyecanla SeriA takibimiz katlansa...Forza Roma desede yüreğimiz Terim hatırına zamanında Fiorentina demiştik Napolide deriz kardeşim gocunmayız hani ;)


Fatih Terim Hoca'da bu onurun ve başarının oluşturduğu şartlar ile Dünya Futbol endüstrisinde büyük yeri olan İtalya'nın Mor Menekşeleri Fiorentina'ya transfer oldu...

Türk Futbolu , Galatasaray ve Fatih Hoca 2000 li yıllara kadar hiç kimsenin inanamayacağı bir ilki gerçekleştirmişti.

Bir Türk Takımı ilk kez bir Avrupa Kupası Finali oynayıp Finalde Arsenal'i alt edip UEFA Kupası Şampiyonu olmuştu.

Böylece Necdet Çobanlı ve Şenez Erzik'ten sonra Avrupa'ya Türk Antrenörleri ve futbolcuları da artık açılabilecek idi.

Okan Buruk, Emre Belezoğlu, Hakan Şükür, Tugay Kerimoğlu , Hakan Ünsal, Arif Erdem bu şampiyon takımın öncüleri idiler.

Fatih Terim Hoca'da bu onurun ve başarının oluşturduğu şartlar ile Dünya Futbol endüstrisinde büyük yeri olan İtalya'nın Mor Menekşeleri Fiorentina'ya transfer oldu .

Tartışmasız bunu hakketmişti Fatih Terim Hoca sonuna kadar.


imparator Fatih Terim

Floransa'da bulunmakta olduğum bu dönemde “ imparator Terim “ manşetleri genç bir meslektaşı ve her şeyden önemlisi bir Türk olarak beni de onurlandırmıştı.

Uzun yıllar İtalya'da Türklere karşı oluşan bir çok olumsuz yargının ;
her köşe başında “imparatore Fatih Terim” sohbetleri ile adeta bir anda kaybolduğunu yaşadım.

Neticede onlarda bizim gibi İmparatorluk kültürünü iyi bilen bir ulustu !

Bu heyecan Fatih Terim Hoca'nın Floransa'ya gelmesi ile her geçen gün coşkuya dönüşmeye başlamıştı.

Özellikle tarihte soylulara karşı ayaklanmalarının meşhur olduğu Fiorentina ruhunu Floransalı son soylu aile Gori'lere karşı ateşlemişti Sig.Fatih Terim.

Kulübün tek sahipleri olan Anne Valeria ve oğul Cecchi Gori'lerin evlerinin önünde büyük gösteriler ve ölümle tehditlere kadar varacak bir dizi macera sonunda Fatih Hoca İtalya Kupasında finale taşıdığı takımından ayrılmak zorunda kaldı.

Bu ayrılığın arkasından Cecchi Gori ve Annesi Valeria Gori' de Floransa şehrinden iyice uzaklaştılar !

İlginç kader böylece Fatih Terim'i İtalya'daki Sosyalizmin kalesi sayılan Floransa'dan , kapitalizmin merkezi Milano'ya taşıyacaktı !

AC Milan her antrenörün ve her futbolcunun hayalindeki son noktalardan biri idi kuşkusuz .

Yeni kulübünün Başkanı Silvio Berlusconi ise İtalya'daki ayrılıkçı ve kapitalizmin sert söylevleri ile birkaç yıl içinde ortaya çıkmış Forza Italia partisinin genel başkanı idi.

Kısa sürede ortaya çıkan parti seçimleri kazanmış ve S.Berlusconi ise Başbakan olmuştu.

Özellikle İtalya'da büyük tartışmalara neden olan “Güney İtalya'dan ayrılmak” isteyen fikrin öncüleri içinden çıkan bir parti idi Forza Italia.

Bu fikrin oluştuğu 90'lı yıllarda Roma'da oynanan İtalya – Arjantin Dünya Kupası Finalinde Güney halkı için çok şey ifade eden Maradona'nın yer aldığı Arjantin'i desteklemeye gelen on binlerce Güney İtalyalının kuzeye verilecek en güzel cevabıydı Argentina…Argentina …Argentina …diye haykırmak !

Bu siyasi karmaşadaki haykırışlar, Güney İtalya'ya en büyük mutluluğu ve prestiji vererek Napoli'yi hem İtalya hem de Avrupa şampiyonu yapan sadece Maradona için değildi elbette !

Floransa'da süren Fatih Terim Hoca fırtınası, şimdileri de aristokratların kulübü AC Milan'da kıpırtılara sahne olacak gibiydi.

Fiorentina'daki göz bebeği Rui Costa'nın transferi konusunda Adriano Galliani ile karşı karşıya geldi Fatih Terim Hoca.

“ imparator Terim “ pankartları Firenze Artemio Franchi stadyumundan San Siro Giuseppe Meazza stadına taşınmaya başlamıştı artık !

Ancak bu kıpırtılar Fatih Terim Hoca'nın Takımdaşlık ile ilgili bir seminerde konuşmacı olarak geldiği İstanbul'da görevine son verildiğini öğrenmesi ile son buldu.

Spor kamuoyu Fatih Hoca'nın bunu hakketmediğini söylüyordu ve şaşkındı .
Ayrıca görevine son verildiğini bu şekilde öğrenmesi de hiç yakışık almamaktaydı.

Başta Britanya, İspanya olmak üzere bir çok ülkede Fatih Terim ile çalışmak isteyen onlarca kulüp vardı .

Fatih Terim'in yaşadığı bu ilginç günlerin arkasına UEFA Şampiyonu olduğu takımına tekrar dönüp, kendisine karşı yapılan bu haksızlığa en güzel cevabı eski takımını bu seferde Şampiyonlar Ligi şampiyonu yaparak vermeği kafasına koymuştu.

Ancak bu günlerde Maradona'dan sonra Serie B ye düşmüş olan Napoli'de Fatih Terim sesleri yükselmeye başlamıştı.

Kuzeyin İtalya'sına karşı Maradona'dan sonra bayrağı alacak bir lider bulamamıştı Napoli ve Güney İtalya.

Forza Italia'nın Genel Başkanı, dönemin Başbakanı Silvio Berlusconi'nin takımından aforoz edilen ancak özellikle devrimci Floransa halkının gönlüne taht kuran “Imparatore Terim “ bu bayrağı alacak yeni lider olabilirdi Güney İtalya ve Napoli için .

Ama Fatih Terim Hoca'nın kararı Galatasaray'a tekrar dönmekten yanaydı …

Aslında Galatasaray'da 4 yılda 4 kez Türkiye şampiyonluğu ve Avrupa Şampiyonluğundan sonra bu karar Fatih Terim Hoca'nın kendi adına aldığı büyük risk yanında vizyonunun daraltmasının sebep olmayacak mıydı ?

Oysaki San Pietro meydanında bir Pazar ayini sırasında papayı vuran Mehmet Ali Ağca'ya rağmen , İtalya'da çalışan tek Türk hoca ve lider olarak Napoli'yi 2.lig şampiyonu yapıp tekrar Kuzeyin takımlarının yer aldığı Serie A çıkartmak ve böylece Forza Italia partisi Genel Başkanı'nın sahibi olduğu AC Milan ile rakip olmak daha anlam taşıyıp Fatih Hoca'nın ilerideki 10 yılına farklı vizyon açmaz mıydı ?

O gün verilmiş olan bu karardan sonra Fatih Hoca bugün geriye dönme şansı olsaydı acaba hangisini tercih ederdi ?

29 Mart 2004

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin